Uyuşturucu baronu Pablo Escobar'ın efsanevi hayatı, yıllardır belgesellere, kitaplara ve filmlere konu olmaktadır. Kolombiya'nın Medellín Karteli'nin başında bulunan Escobar, dünya genelinde uyuşturucu kaçakçılığı ve şiddetle özdeşleşmiş bir figür olarak anılmaktadır. Ancak, Escobar'ın hayatı ve işlerinin yönetimindeki birçok detay, genellikle göz önünden uzakta kalmıştır. İşte bu noktada, Escobar’ın eski pilotu olan John, yaşadığı ilginç deneyimleri ve 20 milyon dolarlık maaşlı iş teklifini nasıl reddettiğini anlatıyor.
John, Escobar’ın özel pilotu olarak hayatını sürdürmeden önce, sıradan bir havacılık kariyerine sahipti. Ancak bir gün, kendisine ulaşan bir teklif her şeyi değiştirdi. Escobar'ın asistanları, John’a “Dünyanın en güçlü adamlarından birinin pilotu olmayı ister misin?” diye sorduklarında, önce tereddüt etti. “Beni böyle bir işte görmüyordum. O zamanlar, Escobar’ın sicilini biliyordum ve bu işe girmeyi düşünemedim bile” diye hatırlıyor. Ancak, teklifin büyüklüğü ve kaçırılmayacak bir fırsat olması, John'u yeniden düşünmeye zorladı. Nitekim, yıllar içinde bu kararının ona nasıl yön vereceğini bilmeden kabul etti.
Escobar'ın yanında geçirdiği zaman boyunca, John birçok farklı deneyim yaşadı. Uyuşturucu lordunun hayatına dair her şey, sıradan bir insana göre oldukça farklıydı. "İlk uçuşumda, Escobar ile koltuklarda oturuyorduk. O, her zaman güler yüzlüydü ama etrafında bir korku ve gerilim vardı. Bu, beni çok etkiledi,” diyor. John, Escobar'ın hava yolculukları sırasında sıkça uluslararası sınırları nasıl aştıklarını ve mahremiyetin nasıl sağlandığını da paylaşıyor.
Escobar’ın iş stratejileri, küçük detayı asla atlamadığından, John her zaman dikkatli olmak zorundaydı. “Pilot olmak sadece uçağı uçurmak değil, aynı zamanda onun düşünce yapısını anlamak ve olaylara hazırlıklı olmak demekti” sözleriyle, işinin ne kadar zorlayıcı olduğunu ifade ediyor. Zamanla, John Escobar'ın kişiliğinin derinliklerine inmeyi başardı. Aralarındaki ilişki, profesyonelliğin ötesine geçip arkadaşlık seviyesine gelse de, her an hazırlıklı olmak zorunda kaldı.
John, Escobar'ın ona güven verdiği zamanları da hatırlıyor. Kriminal dünyada yer almanın sunduğu gerilim ve macera, zamanla alıştığı bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak bu hayata dair bir gün, acı gerçeğin kapısını çaldığını belirtiyor. “O, bir gün beni uçağın başına çağırarak, 'Her şeyin sonuna geldiğimizde, beni en iyi şekilde uçuracağından eminim' dedi. İşte o an anladım ki, ölüm hiçbir zaman uzak değil.”
Bugün, John yaşadığı bu benzersiz deneyimlerin bir kitabını yazmayı düşünüyor. Escobar’ın hayatını ve onun etrafında gelişen olayları anlatan bu eser, pek çok okuyucu için eşsiz bir pencere açacak. Her ne kadar geçmişinde karanlık bir dönem olsa da, John, öğrendiklerini ve yaşadığı anıları paylaşma arzusuyla yanıyor.
Sonuç olarak, Escobar’ın eski pilotu John’un hikayesi, sadece bir ölüm kalım savaşı değil, aynı zamanda insanın kararı ve cesareti üzerine bir ders niteliği taşıyor. 20 milyon dolarlık bir iş teklifini reddetmek, kolay bir seçim değilken, bu deneyimin onu nasıl şekillendirdiği ve hayatta kalma mücadelesi vermesi, dinleyen herkes için ilham verici bir yolculuk çıkıyor. Escobar’ın karanlık krallığında alınan bu tür kararlar, bir o kadar tehlikeli ve bir o kadar da öğretici olabiliyor.