Günümüzde Orta Doğu, pek çok ülkenin ve grubun çatışma ve uzlaşma mücadelelerine sahne oluyor. Bu bağlamda, İsrail’in Suriye’de gerçekleştirdiği hava saldırıları son dönemlerde uluslararası gündemde önemli bir yer tutuyor. Türkiye'nin uluslararası ilişkiler uzmanlarından Dr. Mehmet Keçeli, bu saldırıların sona ermesi gerektiğine dair önemli açıklamalarda bulundu. Keçeli, İsrail'in siviller üzerindeki olumsuz etkilerini ve bölgedeki istikrarsızlığı artıran bu tür eylemlerin yol açtığı sonuçları vurguladı.
Son yıllarda Suriye'deki iç savaş, bölgedeki güç dengelerini ciddi şekilde değiştirdi. İsrail, Suriye’deki İran varlığını hedef alarak düzenlediği hava saldırılarıyla güvenliğini koruduğunu savunuyor. Ancak bu tür eylemler, Suriye'deki sivillerin yaşamını tehdit etmekle kalmayıp, bölgedeki gerginliği de artırıyor. Dr. Keçeli’ye göre, her ne kadar İsrail’in güvenlik kaygıları önemliyse de, bu tür saldırıların sivil hayat üzerindeki olumsuz etkilerini göz ardı etmemek gerekiyor. Uzmanlar, sivillerin yaşamlarının barbarca hedef alındığı bir ortamda kalmanın, uzun vadede daha büyük bir kargaşaya yol açacağını belirtmektedir.
Keçeli, aynı zamanda uluslararası toplumun bu durumu nasıl ele alması gerektiğine de dikkat çekti. Birçok ülkenin saldırganlıkla suçladığı İsrail, bu davranışlarını haklı göstermek için güvenlik gerekçelerine dayanıyor. Ancak bu durumda, uluslararası kuruluşların ve devletlerin müdahale etmesi gerekliliği ortaya çıkıyor. Sadece İsrail'in değil, tüm ülkelerin uluslararası hukuk çerçevesinde hareket etmeleri ve sivillere zarar vermeden güvenliklerini korumaları gerektiğini vurgulayan Keçeli, bu tür saldırıların durdurulması için baskı yapılması gerektiğini ifade etti.
Bölgedeki çatışmaların sona ermesi için tüm tarafların diyalog yolunu benimsemesi gerekiyor. Keçeli, diplomasi ve barışçıl yöntemlerin askeri müdahalelere tercih edilmesi gerektiğine inanıyor. Bu yolla, hem Suriye halkının acılarının azaltılabileceğine hem de Orta Doğu'da kalıcı bir barış ortamının kurulabileceğine vurgu yapıyor.
Sonuç olarak, Dr. Mehmet Keçeli’nin çağrısı, sadece İsrail’i değil, tüm dünya uluslarını kapsıyor. Barışın izinin sürüldüğü bir geleceğin inşa edilmesi adına, ülkelerin birbirleriyle olan ilişkilerini yeniden gözden geçirmeleri ve insani temel üzerinde yürütmeleri gerektiğinin altını çiziyor. Sadece askeri güce dayanarak devam eden politikaların değil, aynı zamanda empati ve anlayışla yürütülen politikalara ihtiyaç duyulduğu açık. Zira her savaşın geride bıraktığı yıkım, yeni barış ortamlarının oluşturulmasını zorlaştırmakta ve insanlığın ortak geleceğine yönelik ciddi tehditler oluşturmakta.
Bu bağlamda, Keçeli’nin çağrısı, siyasetin ötesinde insan odaklı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğinin bir hatırlatıcısı. Suriye’deki hava saldırılarına son verilmesi, yalnızca bölgedeki gerilimi azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda uluslararası ilişkilerdeki güven ortamının yeniden inşası için de bir adım olacaktır. Tüm dünyanın barış ve huzur içinde yaşadığı bir gelecek umuduyla, Keçeli'nin önerileri dikkate alınmalı ve bu konuda somut adımlar atılmalıdır.