25 Ekim 2023 tarihinde, Marmara bölgesinde meydana gelen deprem sonrası, Türkiye'nin acil durum yönetimi kurumu AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı), vatandaşlara yönelik kritik uyarılarda bulundu. Marmara Bölgesi’nin sismik aktivitesinin artış gösterdiği bu dönemde, AFAD'ın paylaştığı bilgi ve öneriler, hem bireylerin hem de ailelerin güvenliğini korumayı hedefliyor. Uzmanlar, deprem sonrası alınacak tedbirlerin ve bilinçli davranışların, can ve mal kaybını en aza indireceğine dikkat çekiyor.
AFAD, deprem sonrası özellikle şehir merkezi ve çevresindeki yapısal güvenliklerin yeniden değerlendirilmesini öneriyor. Vatandaşların, binalarının inşaat tarihini ve deprem yönetmeliklerine uygunluğunu sorgulayıp, gerekli denetimleri yaptırmaları gerektiği belirtiliyor. Yüksek katlı binalarda yaşayanların, acil durumlar için genel bir eylem planı oluşturmaları gerektiği ifade edildi. Bu planlar, öncelikle bina içerisinde güvenli çıkış yollarını belirlemek ve ailesel bir acil durum toplanma yeri belirlemek üzerine olmalıdır. Ayrıca, AFAD uzmanları, insanların deprem sonrası en çok yaşadığı panik durumunu yönetebilmesi için basit ama etkili stres yönetimi tekniklerini öğrenmelerini öneriyor.
AFAD, yalnızca maddi zararın değil, psikolojik etkilerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguluyor. Sonuç olarak, bireylerin eğitim almalarının, afetlere karşı bilinçlenmenin önemine dikkat çekiliyor. Bu kapsamda düzenlenen gönüllü eğitim programları, ilçe ve semt bazında gerçekleştiriliyor. Eğitimlerde, deprem öncesi, anı ve sonrası yapılması gerekenler konusunda bilgi veriliyor. Ayrıca, acil durum çantası hazırlamayı, 112 Acil Çağrı Merkezi'ni etkili bir şekilde kullanmayı ve hasar tespit işlemlerini hızlandırmayı da kapsıyor. Eğitimler, yaş gruplarına ve farklı ihtiyaçlara göre çeşitlendiriliyor. Okullarda ve üniversitelerde düzenlenen seminerler, bu bilincin genç yaşta kazandırılması açısından büyük öneme sahip.
Ayrıca, AFAD'ın önerisiyle, yerel yönetimlerin de topluma yönelik bilgilendirme kampanyaları başlatması teşvik ediliyor. Bu kampanyalar, halkın deprem tehlikesine karşı duyarlılığını artırmak ve acil durumlarda nasıl bir tepki vermeleri gerektiğini öğretmek amacı güdüyor. Gerçekleştirilen bu tür eğitimler, toplumun bilinçlenmesi ve afetlere karşı dayanıklı hale gelmesi adına büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, Marmara'daki deprem, hem mevcut tehditleri bir kez daha gündeme getirirken hem de AFAD’ın, toplum güvenliği için önem taşıyan yaklaşımını vurguladı. Deprem, hayatın bir gerçeği ve bu gerçekle yaşamayı öğrenmek, her bireyin sorumluluğundadır. Güvenli bir yaşam sağlamak için gerekli adımları atmak ve eğitici materyal ve kaynaklardan yararlanmak, her vatandaşın görevidir. Unutulmamalıdır ki, deprem anında panik anında alacağınız kararlar, hayatta kalma şansınızı etkileyebilir. Bu nedenle, AFAD'ın uyarılarını dikkate alarak hazırlıklı olmak, her zaman en iyi savunma stratejisi olacaktır.